Mediden Sağlıklı Yaşam Merkezi, Parapleji ve Tetrapleji Nedir?, Osteoartrit ve Fizik Tedavi, Skolyoz Tedavisi, Siyatalji, Total Kalça Protezi, Donuk Omuz, Covid-19’da Beslenme, Diz Ağrısı, Parkinson, Ankilozan Spondilit (AS), Omuz Ağrısı, Neden Klinik Pilates?, Hemipleji, Osteoartrit, Bel ağrısı nedir, neden kaynaklanır?

Fizyoterapi, Ortopedik Rehabilitasyon, Sporcu Rehabilitasyonu, Nörolojik Rehabilitasyon, Geriatrik Rehabilitasyon, Manuel Terapi, Ön Çapraz Bağ Yaralanması, Bel Kayması, Boyun Düzleşmesi, Manuel Terapi, Beslenme ve Diyet, Kalça Ağrısı, Fizik Tedavi ve Rehabilitasyon,

Postür Egzersizleri, Skolyoz Rehabilitasyonu, Solunum Terapisi, Pilates, Yoga, Fonksiyonel Fitness, Beslenme ve Diyet, Menisküs ve Fizyoterapi, Fibromiyalji Sendromu Nedir?, Yaşlı Bireylerde Egzersizin Önemi, Boyun Fıtığı, Sporcu Rehabilitasyonu, Spinal Kord Yaralanmaları,

Parapleji ve Tetrapleji Nedir?

Ürün Kategorileri

Parapleji ve Tetrapleji Nedir?

Omurilik Yaralanmaları ve Rehabilitasyonu
Omurga birbiriyle yumuşak doku, eklemler ve omurlar arası yastıkçıklar (diskler) ile bağlanan omur denen kemiklerden oluşur. Omurilik yaralanması, korunaklı bu kemik yapı içinde gerçekleşir.
Bu omurlar zinciri gövdemizin dik durmasını, eğilmesini ve yana doğru olan rotasyon (dönme) hareketlerini sağlar. Ayrıca her omurun arka kısmında bulunan halka kemik yapı hem omuriliği diş etkenlere karşı korurken ayni zamanda da bu aralıktan omuriliğin geçmesine müsaade eder.
Omurilik, beyin ile kol gövde ve bacaklar arasında irtibatı sağlayan ve beyinden bu bölgelere emir götüren ve beyne duyuları getiren sinir dokusundan oluşur. Bunların yanı sıra tüm vücudumuzun duyu fonksiyonlarının çalışmasını temin eder. Ayrıca dışkı, cinsel fonksiyonlar (ereksiyon, ejakülasyon, vajinal kayganlık) ve idrar fonksiyonunun kontrolünden de sorumludur.

Omurilik Yaralanması Nedir?
Omurilik yaralanması hem hastaların kendilerini, hem de ailelerini ilgilendiren ciddi bir durumdur. Hafif bir yumuşak doku zedelenmesinden, omurga kırığı ve omurilik yaralanmalarına kadar gidebilen çeşitli şiddetlerde olabilen omurga yaralanmaları, felçlerinde en önemli nedenlerindendir.
Travma sonucu meydana gelen omurga kırıklarının %5-10’u boyun omurlarında, %70’i sırt ve bel omurlarında meydana gelmektedir. En sik yaralanan bölge omurganın en hareketli bölgesi olan T12-L1 (son sırt ve ilk bel omuru) bölgesidir.

Omurilik Yaralanması Nedenleri Nelerdir?
Bir kemiğin üzerine dayanabileceğinden fazla yük bindiğinde kemik kırılır. Omurgada meydana gelen kırıklar sıklıkla omurga ön kısmında meydana gelen çökme kırıklarıdır. Şayet omurgaya binen yükün daha şiddetli olması durumunda, bu sefer omurun orta ve arka kısımları da kırılabilir.
Bu tür durumlarda kirik parçaları omurilik kanalına doğru yer değiştirip omurgayı zedeleyebilirler. Bu tip kırıklara ‘’patlama kırığı” denir. Patlama kırıklarında omurilik yaralanma ve felç riski yüksek iken her patlama kırığı da felçle sonuçlanmaz.
Omurgada oluşabilecek kırıklar, en sik omurilik yaralanma nedenidir.
Bazen omurgaya binen aşırı yük çevre yumuşak dokularda yaralanmalara yol açabilir ve omurga ekleminde çıkık meydana gelebilir. Bu durumda iki omurun birbiri ile bağlantısı kopar. Bu tabloya omurga çıkığı denir.

Sadece çıkık görülebildiği gibi genellikle hem kırık hem çıkığın birlikte gözlendiği kırıklı çıkık denilen omurga yaralanmaları şeklindedir. Gerek kırıklı çıkık gerekse sadece çıkık olan omurga yaralanmalarında, omurilik yaralanma riski oldukça yüksektir.
Dünyada ve ülkemizde en sik omurga ve omurilik yaralanma nedeni trafik kazaları dır. Daha sonra sırasıyla yüksekten düşmeler, ateşli silah yaralanmaları, spor yaralanmaları, özellikle sığ havuz ya da deniz suyuna atlama gibi nedenler gelmektedir.
Osteoporoz ve omurga tümörleri omurga yaralanmalarının travma dışında oluşan en sik nedenlerindendir. Omurga yaralanmalarının %85’i 18-50 yaş grubunda ve erkeklerde 4 kat daha fazla sıklıkla görülmektedir.

Omurilik Yaralanması Sonrası Görülen Klinik Tablo Nedir?
Yaralanma seviyelerine göre değişen tipte felçler ortaya çıkar. Bu tabloya genel olarak omurilik yaralanmaları adı verilir.

Parapleji / Tetrapleji Ne Demektir?
Boyun bölgesindeki spinal kanal içindeki omuriliğin yaralanması sonucu motor ve/veya duyusal kayıp veya bozukluk sonucu kollarda, gövde, bacaklar ve pelvik organlarda fonksiyon bozukluğuna tetrapleji, Sırt be bel bölgesindeki spinal kanal içindeki omuriliğin yaralanması sonucu motor ve/veya duyusal kayıp veya bozukluk sonucu gövde, bacaklar ve pelvik organlarda fonksiyon bozukluğuna parapleji denir.

Komplet / inkomplet Yaralanma Nedir?
Eğer omurganın kırıldığı seviyede omurilik tam olarak hasara uğramışsa yaralanma seviyesinin altında tam bir hareket ve his kaybı vardır ve buna komplet yaralanma denir ve ASIA A olarak ifade edilir.
Ancak kırığın olduğu seviyede omurilik kısmi olarak hasara uğramışsa, yaralanma seviyesinin altındaki hareket ve his kayıpları da kısmi olur ve buna inkomplet yaralanma denir ve hareket durumuna göre ASIA B-C-D-E olarak ifade edilir.

Hastalarda Görülebilecek Problemler Nelerdir?
En önemlisi yaralanma seviyesine göre ve yaralanmanın komplet ya da inkomplet olmasına göre yaralanma seviyesinin altındaki kaslarda kısmi ya da tam hareket ve duyu kaybıdır.
Mesaneye ve barsaklara giden sinirde etkileneceğinden büyük abdest ve idrarını hissetme ya da kontrol etme problemleri ve buna bağlı idrar yolları problemleri, barsak problemleri görülür. Mesane yeteri kadar boşaltılamazsa tehlikeli boyutlara ulaşan tansiyon problemleri görülebilir.
Yeterli mesane rehabilitasyon yapılmaz ise ileriki yıllarda böbrek yetmezliğine kadar giden tablolar ile karşı karşıya kalınabilir. Hasta sürekli yattığından iyi takip ve pozisyonlama yapılmazsa yatak yaraları gelişir.
Yatak yaralarının iyileşmesi ve tedavisi oldukça güçtür. Yatmaya bağlı olarak kaslar ve kemikler kullanılmadığından kas ve kemiklerde erimeler olabilir, eklemlerde hareket kısıtlılıkları gelişebilir.
Çok şiddetli ve dayanılmaz nöropatik ağrılar ve spastsite denilen kasılmalar rehabilitasyon programını engelleyen ve hastanın yaşam kalitesini etkileyen sorunlardır. Ayrıca omurilik yarlanmalı hastalarda cinsel fonksiyonlarda da bir takım sorunlar oluşabilir.

Omurilik Yaralanması Sonrası Belirtiler Nelerdir?
Omurilik yaralanmasında ya kemik doku ya nöral doku ya da ikisi birden yaralanmıştır. Omurga yaralanmaları sonucunda omurga kırıkları, sırt ve boyun ağrıları, uyuşma ve karıncalanma, kas spazmları, kollarda ve bacaklarda hareket kaybı gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Omurga yaralanması sonucunda şayet omurgada kırıklar meydana gelirse ve omurilik hasara uğrarsa yaralanma seviyesinin altında tam bir his ve hareket kaybı meydana gelecektir. Buna komplet yaralanma denir.
Omurilikteki hasar kısmı ve hafif olduğunda ise hareket ve his kayıpları daha düşük görülecek buna da inkomplet yaralanma denir.
Omurilik yaralanması sonucunda klinik olarak temelde iki tablo gelişir.
Tetrapleji (kuadripleji); dört ekstremitede fonksiyon kaybını ifade eder. Servikal medulla segmentindeki hasar sonucu oluşur. Kol, gövde, bacak ve pelvik organlarda motor ve duyusal fonksiyonların azalmasına tetraparezi, kaybolmasına ise tetrapleji denir. Tam veya kısmi olabilir.
Parapleji; alt fonksiyonlardaki işlev kayıplarını ifade eder. Torasik, lomber ve daha az olarak da sakral segmentteki bir lezyon sonucu oluşur. Gövde, bacak ve pelvik organlarda duyusal bozukluk gerçekleşir. Parapleji de komplet ve ya inkomplet olabilir.

Omurilik Yaralanmasında Hangi Tedavi Yöntemleri Kullanılır?
Omurga yaralanması sonucu omurga kırığı saptanmış, ancak omurilik yaralanması yoksa, hastada korse veya alçı ile immobilizasyon denenebilir. Amaç hem sabitleme ile kırığın kaynaması için süre kazanmak hem de kırığın omuriliğe bası yapmasını ve kamburluk gelişmesini önlemek olacaktır.
Omurilik yaralanmalarında en önemli olay yaralanmanın seviyesi ve yaralanmanın komplet ve ya inkomplet olup olmamasıdır. Yine yaralanma seviyesinin altındaki kaslarda kismi ya da tam hareket ve duyu kaybı olup olmaması da önemlidir.

Omurilik hasarı oluşmuşsa;
•Mesane ve bağırsağa giden sinirler de omurilikten çıktıkları için omurilik yaralanmalarında dışkı ve idrar problemleri yaşanabilir. Bu nedenle mesanenin yeterli boşaltılması yapılmalı, böbreklere olan kaçak engellenmelidir.
•Hasta yattığı sürece yatak yaralarının önlenmesi sağlanmalıdır. Bu amaçla havalıyatak ile yirmi dört saatte bir çevirme şeklinde pozisyonlama teknikleri uygulanabilir.
•Yatmaya bağlı kullanmama sonucunda kas ve kemiklerde kütle kaybı gelişebilir.
•Eklemlerde kısıtlılık, hareket yetersizliği görülebilir.
•Çok şiddetli nöropatik ağrılar, spastisite denen kasılmalar için ilaçlar verilir.
•İnkomplet vakalarda aylar, yıllar içinde kısmi veya tam olarak hareketlenme gözlenebilen de tam komplet yaralanmalarda maalesef geri dönüş olmamaktadır.
•ilk 3 ay içinde bacaklardan oluşabilecek derin toplardamar pıhtılarına karşı kan sulandırıcı verilir.
•Rehabilitasyon ve fizik tedavi bu tür hastalar için can alıcı bir tedavi yöntemidir. Rehabilitasyonda amaç komplikasyonları önlemek ve hastanın yaşamında bağımsız olmasını sağlamaktır. Bu amaçla kuvvet kaybı olan kaslarda kuvvetin yeniden kazanmaya çalışması esas amaçtır.

Bu amaçla;
•Eklem hareket açıklığı egzersizleri
•Germe egzersizleri
•Kas kuvvetlendirme egzersizleri
•Nörofasilitasyon teknikleri gibi yaklaşımlar uygulanabilir. ilave olarak
•Robotik rehabilitasyon
•Hidroterapi, aquaterapi
•Fonksiyonel nöromüsküler elektriksel stimülasyon ve biofeedback gibi rehabilitasyon teknikleri uygulanmalıdır.
•Kas erimesinin önüne geçmek için yatak içi egzersizler uygulanmalı ve mümkün olan en kısa sürede hasta dikey pozisyona getirilmelidir. Eğer koşullar müsaade ederse en kısa süre içinde yardımcı cihazlar ve diş destekler ile yürütülmeye çalışılmalıdır.

Bizi Arayın
Yol Tarifi
Whatsapp